Komşularımıza ikramda bulunmak da ahlâkî görevlerimizdendir.
Rasûlüllah (s.a.s):
"Allah'a ve âhiret gününe iman eden komşusuna ikramda bulunsun" demiştir.
(Buhârî, Edeb, 31; Müslim, imân 74, 76, 77; İbn Mâce, Edeb, 4.)
Yine Peygamberimiz buyurmuştur:
"Ya Ebâ Zerr! Çorba pişirdiğin zaman suyunu çoğalt ve komşularını da unutma," tavsiyesinde bulunmuş, ayrıca "Komşusu açken tok olarak yatan kimse bizden değildir".
(Müslim, iman, 74, Birr ve Sıla, 142; Ahmed b. Hanbel, 1,55.)
Fakir ve muhtaç komşuların yardımına koşmak, gerekirse onlara maddi yardımda bulunmak, ödünç para vermek, çalışabilecek durumda olanlara, geçimlerini sağlayacak bir iş sağlamak müslümanın görevidir.
Hadis kitaplarını okuduğumuzda görürüz ki kimsesiz ve yaşlı komşularımızın, işlerini takip etmek, yapmak veya yaptırma da çok güzel bir davranıştır.
Ne dersiniz; bu güzel davranışlarla Allah Teâlâ’nın huzuruna çıksak, Resülullah Efendimize kavuşsak, güzel olmaz mı?