Komşularımızı Ziyarete Başlayalım mı?

İnsan yalnız yaşayamayan sosyal bir varlıktır. Mecburen birlikte yaşayacağız.

Komşularımız, bize en yakın olanlarımızdır. Çoğu zaman onlar, yakın akrabalarımızdan daha yakındır bize. İlgide de sevgide de akrabadan öte de olabilirler.

O zaman en fazla görüştüğümüz, sevip muhabbet ettiğimiz insanlardır onlar. En fazla iyilik ve ikram etmemiz, esirgeyip korumamız gerekenlerdir.

Şu salgın dönemi komşuluk ilişkilerimizi de vurdu maalesef. Ama salgın kısmen etkisini yitirdi gibi. Ne dersiniz, yeniden başlayalım mı kısa da olsa komşu ziyaretlerine?

İyi veya kötü günlerimizde şartlar en yakın çevre ile temas halinde bulunmayı gerektirir. Darlık zamanında yardımlaşma, normal zamanlarda ziyaretleşme, sır sayılabilen halleri gizleme birbirinin hâlinden etkilenme, aslında pandemi / salgın döneminde de sekteye uğramaması gerekir. Çünkü insan tabiatımız devam ediyor. Öyle yaratmış bizi Yüce Yaratan ve iyilik ve güven tavsiye etmiş. Malum, onun tavsiyesi bize emirdir. (Nisâ, 4/34.)

Kimler komşudur?

Tarifler farklı. Mesela Hz. Ali (r.a) çevrede "sesi işitilenlerin" komşu olduğunu söyler.  

Hz. Aişe (r.a) Resulullahtan (sav) öğrendiğini bildirir: Her taraftan kırk ev.

Buna Müslüman gibi kâfir de dahildir. Asıl olan bir Müslümanın başkalarına zarar vermemesi, herkese iyilik yapmasıdır. Dinimizin en önemli ahlâkî görevlerindendir bu. Ne var ki komşu bu konusunda daha bir önceliklidir.

İyilik ve ikram yapamıyorsak, hiç olmazsa kötülük de yapmamalıyız. Bu da bir iyilik sayılır yerine göre.

Bu yüzden şunu hiç unutmayalım: Allah elçisi ifade buyurur ki:

"Komşusunun şerrinden güveninde olmadığı kimse, gerçek mü'min olamaz".[1]

Haydi dostlar, salgın sonrasında zedelenen komşuluk ilişkilerimizi yeniden onaralım, iyi olmaz mı?

 

[1] Buhârî, Edeb, 29; Müslim İman, 73; Tirmizî, Kıyame, 60; Ahmed b. Hanbel, I, 387, II, 288, 336, 373, III, 154.