Yazılar

İslam Yaşanacak Bir Dindir

İmanı korumanın ve tadını almanın esası, ilim ve sahih bir akideden sonra
farzlara dikkat ve ihtimam göstermek, gücü yettiği kadar ölçü dahilinde nafile
ibadetlere yönelmek, ilmiyle amel eden alimlerin ve salihlerin sohbetlerine
devam ederek, iyilerle beraber olmaktan faydalanmak, şüpheli ve haram işlerden
kaçınmak, Kur’an ve sünnete muhalefetten sakınmak, helal gıda almak, dengeli
beslenmek, az ve temiz yemek ve oruçtan faydalanmak, namazı huşu ile kılmak,

Onu Tanımak Siyer Okumak

Şahsen fakir de
hissetmişimdir ki, hayatımın en güzel, en coşkulu anları, siyer okuduğum veya
anlattığım anlardır.

İnsan, hayalen asr-ı
saadete gidiyor, Âmine Hatunla seviniyor, Ebva’da annesini kaybeden yetimle
ağlıyor. Rahip Bahira ile şaşırıyor.

Sayın Başbuğ Niye Konuştu?

“Düğün değil bayram değil, eniştem beni niye öptü” demiş birisi ve çok sevilmiş ki bu dediği, dillere düşmüş ve asırlar içinde atasözü olmuş çıkmış. Macerasını anlatmak bize düşmez, ama yeri gelince biz de kullanıyoruz.

Sayın Başbuğ’u o namlı nişanlı, gizli ve izinsiz programı yüzünden adam intihar ettiren malum adamın karşısında konuşur görünce, ister istemez “düğün değil bayram değil” demişim. Baktım, etrafımdakiler tebessüm ediyor.

“Ben Türküm” 2

Irkçılık tartışmalarına ilk defa Diyarbakır’da rastladım. İmam Hatip Lisesini orada okurken, bir Kürt arkadaşımdan bunu duyunca yadırgadım ve ayıpladım. Bana “Cemal’ım sen öyle değilsin ama batıda bir Kürt gördüklerinde ‘kuyruğunu nereye saklamış?’ diye arkalarına bakarlarmış” deyince bu saçmalığa hayatımda az bulunur şekilde çok gülmüştüm.

Arkadaşıma ‘sizi böyle mi kandırıyorlar?” dedim ama zamanla bunun doğru olduğunu da anladım. Maalesef olmuş, ama batıya mal edecek kadar değil, münferit bir iki saçmalık.

PKK’ya Lanet Kürtlere Muhabbet ve Destek

Burada ne zaman Kürt Meselesi ve çözüm yolundan bahsetsem, çok az bazı Türk kardeşlerimden “Türklüğü inkâr” veya “PKK destekçisi bir Kürtçü” ithamıyla karşılaşıyorum.

Onlar ne yazık ki yazının içeriği, arka planındaki İslamî ilkeleri görülmeden, görülse de anlamadan reddediyorlar. Bunun altında yatan nedir?

“Peygamber Ocağı” İstiyoruz

Evet, millet olarak bizler suçlu yatağı değil, “peygamber ocağı” bir ordu istiyoruz. Bunu beslediğimiz ordudan istemek, millet olarak bizim hakkımızdır.

Aslında söze şöyle başlamak istedim; “Bunu konuşmayacaksan, neyi konuşacaksın?”

Ama Sayın GKB Başbuğ bu yazıyı yazdığım tarihte hala konuşmamış, kurumuna bir açıklama yaptırmamıştı. Bence bu calib-i dikkat bir olaydır. İnsan ister istemez buna içerliyor ve “Bunu Konuşmayacaksan…” diyor.

Cumhuriyet mi Saltanat mı?

Cumhuriyetin ilk döneminde yaşananları biliyorsunuz. Bu millete, yani
cumhura hiç danışılmadan, sorulmadan onları cebir ve şiddetle İslam
medeniyetinden çıkıp Batı medeniyetine girmeyi dayattılar. Karşı çıkanların
başına gelenler de malum.

Dem Bu Demdir

İnsanoğlunun Hz. Âdem(as)
ile başlayan yaratılış serüveni, fasılasız bir şekilde Kıyamet gününe kadar
devam edecektir. İster Mü’min, ister kâfir; aynı şekilde ister zengin ve isterse
fakir, hangi dini-sosyal ve ekonomik statüye sahip olursa olsun, muhakkaktır ki
her yaratılan kişinin, süresini Allah(cc)’ın tayin ettiği sınırlı bir ömrü
vardır bu dünyada.

Müceddid Mülhidi Susturdu

Diyarbakır İmam Hatip’te okuduğum yıllarda duymuş, ama ne yalan söyleyeyim inanmamıştım. Bu kadar da sinsi bir sahtekârlık, samimiyetsizlik, iki yüzlülük ve İslam düşmanlığı düşünememiştim o saf gençlik yıllarında. Oysa bugünlerde Abdulkadir Badıllı’nın “Bediuzzeman Said Nursi” adlı eserinde (1/272) yeniden okuduğumda gençliğime acıdım.

Zavallı gençlik, ne kadar da aldatılıyorsun!

Zikrullah ve Seyr-u Sülûk

Kur’an-ı Kerim, insanın yaratılışında iki unsuru
açıkça zikreder; toprak ve ruh
.1

Sayfalar